Anayassaaa...

Hala türban tartışılıyor. İnsan bir iki kelam etmeden duramıyor. Sanırsınız ki memlekette herşey çözüldü, kırılıyoruz demokratiklikten, bırak Avrupa'yı, Amerika, Asya hatta Afrika çatlıyor hasetinden. Bu kadar nasıl demokratik olabiliyorlar diye de bir türban kaldı. Onu da halletsek başımız göğe erecek.

Basının yaptığını da anlamamak yada anlamak mümkün değil. Ayrıca siyasilerde aynı söylemlerle tuzak kurup birbirlerini tuzağa düşürüyorlar. Öyle bir baskı ortamı oluştu ki sanki türbana hayır diyenler bölücü, özgürlük ve demokrasi düşmanı; evet diyenler de dört başı mamur demokrat tayfası, Rousseau'nun kankası falan.

Bu kadar çok şey hakkında bu kadar çok şey söyleyen adamların bunun sadece kafayı örtmekle alakası olmadığını düşünmelerini beklemek saflık olur. Bunun altında tabii ki belli propagandalar var. Olayı bu kadar basit ve tek taraflı ele alıyorlarsa herşeye baştan başlamak lazım.

Bunun bir siyasi simge, bir propaganda aracı ve aynı zamanda özgürlük olarak dayatıldığı sürece istediği gibi konuşma hakkı sağladığı pek görülmüyor sanırım. Yavaş yavaş bu memlekete hassas bir karın oluşturuldu, başı sıkışan oraya vuruyor.

Kendi içlerinde bile bu kadar çok kural vs. koyan bir cemaatin de hükümet kurallarını anlayabilmesi gerekirdi diye düşünüyorum. Hangi cemaati bu kadar özgürlükçü "ne olursan ol gel" mantığında gördünüz? Ben görmedim. Kendi içlerinde gayet katı, ön yargılı ve (herkesi içine dahil etmek istemem ama) tv programlarında gördüğüm kadarıyla son derece çirkef haraket edebiliyorlar. Peki bunun da bir kural olduğu, bir devletin cemaatin keyfine göre yürütülemeyeceğini ve belli kurallara bağlı olduğunu anlamak bu kar zor mu? Değil tabii ki. İstediğiniz kadar komplo teorisi üretebilirsiniz. Açıkcası ben bir ezme ezilme olduğunu düşünmüyorum, daha ziyade başı açık olanlar olmayanlar tarafınadan yıllarca üstü kapalı da olsa "orospu" olarak görüldü. Açık olanların onlara bölyle bir yakıştırmasını duydunuz mu?

Hiç ezildiklerini sanmıyorum, gayette yukarıdan bakan tavırlarla, hele bir de iş dünyasına girdilerse gayet aşağılayıcı bir biçimde dolaşabiliyorlar. (olamayanı ayrı tutarım)

Ha ne diyorduk sanki başka bir şey kalmadı. Bakın tekrar ediyorum bu memlekette kimse iktidarın karşısına çıkıp konuşamadı. Bazı tv kanallarının, gazetelerin ve yazarların ne hale geldiğini görüyorsunuz. Parasız eğitim isteyen gençlerin 15 yıla kadar hapis cezasıyla yargılandıklarını görüyorsunuz, sınav sisteminde ve eğitimdeki, hatta onuda bırakalım barınma ve beslenme gibi en temel haklar konusunda bile ortada olan ayrımı görüyorsunuz. Adalet konusu hiç açmıyorum bile...


Sonra çıkıp bütün bunları içeren bir sistemde özgürlüğü sadece başörtüsüyle özdeşleştirmek, hedef saptırma, yumuşak karına vurma, hatta daha kötüsü halkı kontrol edemeyeceğiniz bir yere yönlendirmektir. Millet dini konusunda ne kadar hassas biliyorsunuz, devamlı oynarsanız kısa devre yapar, bütün herşey yanar...(belki fenada olmaz toptan yanarız, mikrobumuz kırılır belki, ha nediyosun?)


Dediğim gibi bütün bunlar olurken tek bir zümrenin özgürlüğünü, diğerlerininkini gözardı ederek bir millete bağlamak biraz yanlı düşünmek oluyor. Kendi özgürlüğünü sağlayıp, rahatını koruyup laf eden olunca da yaygara basmanın alemi yok. En azından uygar olmak lazım. O zaman bende bütün istediklerimi yazıp, düzenleyip göndereyim bana göre de anayasa maddesi eklesinler. Geri kalan 70 milyondan bana ne? Ben başı açık cemaate girmeye çalışıyor muyum, bunun için sağa sola bağırıp çağırıyor muyum? Efendim?...

Nasıl başkasının donunu giymiyorsak başkasının anayasasını da kullanamayız, başkası için yapılmış o hepimze olcakmış gibi değişmez bişeyler...Mantar kapar apışaralarımız sonra...

0 kere laf edildi:

 
Related Posts with Thumbnails
© 2009 - Bir İnsanı Sevmekle Başlar Herşey.. | Free Blogger Template designed by Choen

Home | Top